92
6098 SAYILI 6098 SAYILI TÜRK BORÇLAR KANUNU İLE İ İ İ İ GETİRİLEN YENİLİKLER Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu Türk Borçlar Kanunu Komisyon Üyesi İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi 09.03.2011 İstanbul

6098 SAYILI 6098 SAYILI TœRK BOR‡LAR KANUNU °LE ° ° ° °

  • Upload
    others

  • View
    37

  • Download
    0

Embed Size (px)

Citation preview

6098 SAYILI6098 SAYILI TÜRK BORÇLAR KANUNU İLE

İ İ İ İGETİRİLEN YENİLİKLER

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu Türk Borçlar Kanunu Komisyon Üyesi İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi

09.03.2011 İstanbul

6098 SAYILI TÜRK BORÇLAR

1

6098 SAYILI TÜRK BORÇLAR KANUNU

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 4 Şubat 2011 tarihliResmi Gazetede yayınlanmıştırResmi Gazetede yayınlanmıştır.

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 1 Temmuz 20126098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu 1 Temmuz 2012tarihinde yürürlüğe girecektir.

Bu sunum ile amaçlanan, 6098 Sayılı Türk BorçlarKanunu’nun kamuoyuna doğru aktarılması ve getireceğiKanunu nun kamuoyuna doğru aktarılması ve getireceğiyeniliklerin tanıtılmasıdır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

649 Madde ile 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girerek

2

649 Madde ile 1 Temmuz 2012 tarihinde yürürlüğe girerek1926’dan beri yürürlükte olan 818 Sayılı Kanunun yerinialacaktır.

6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu, bir devrim değil ancakönemli bir reformdur.

K h l ü i d İ i Al H k kKanunun hazırlanma sürecinde İsviçre ve Alman Hukukuirdelenmiş ve gerekli görüldüğünde alıntılar yapılmıştır.Ancak kesinlikle körü körüne bir kopyalama yöntemineAncak kesinlikle körü körüne bir kopyalama yönteminebaşvurulmamıştır.

Türk Borçlar Kanunun getirdiği en önemli yeniliklerden biri de Kanun dilinin Türkçeleştirilmesidir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Bi i i K G l Hükü l

3

Birinci Kısım – Genel HükümlerBirinci Bölüm – Borç İlişkisinin Kaynakları

Sözleşmeden Doğan Borç ilişkileri:

Türk Borçlar Kanunu, tüm Borçlar Kanununun ç , çtemelinde yatan sözleşme kavramı ile başlar.

MADDE 1- Sözleşme, tarafların iradelerini karşılıklı vebirbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulur. İradebirbirine uygun olarak açıklamalarıyla kurulur. İradeaçıklaması, açık veya örtülü olabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

k l i b l k d i

4

Bu Türkçeleştirme çabaları kapsamında “icap”terimi “öneri” olarak değiştirilmiştir.

Türk Borçlar Kanunun getirdiği en önemliyeniliklerden bir diğeri “Ismarlanmayan ŞeyinGönderilmesi” kavramıdır.

MADDE 7- Ismarlanmamış bir şeyin gönderilmesi öneriMADDE 7 Ismarlanmamış bir şeyin gönderilmesi önerisayılmaz. Bu şeyi alan kişi, onu geri göndermek veya saklamakla yükümlü değildirsaklamakla yükümlü değildir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

5

Bağlayıcı olmayan öneri ve herkese açık öneri

MADDE 8- Öneren, önerisi ile bağlı olmama hakkının saklı olduğunu açıkça belirtirse veya işin özelliğinden ya dadurumun gereğinden bağlanma niyetinde olmadığı anlaşılırsa, önerisi kendisini bağlamaz.Fiyatını göstererek mal sergilenmesi veya tarife, fiyat listesi ya da benzerlerinin gönderilmesi, aksi açıkça ve kolaylıkla y g , ç ç yanlaşılmadıkça öneri sayılır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

İmza

6

İmza

MADDE 15 İ b l i i l l lMADDE 15- İmzanın, borç altına girenin el yazısıyla atılması zorunludur. Güvenli elektronik imza da, el yazısıyla atılmış i b h k ki l dimzanın bütün hukuki sonuçlarını doğurur.İmzanın el yazısı dışında bir araçla atılması, ancak örf ve âdetçe kabul edilen durumlarda ve özellikle çok sayıda çıkarılan kıymetli evrakın imzalanmasında yeterli sayılır.Usulüne göre onaylanmadıkça veya imza ettikleri sırada metnin içeriğini bildikleri ispat edilmedikçe, görme engellilerin imzaları onları bağlamaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

7

Genel İşlem Koşulları

Genel İşlem Koşulları Türk Borçlar Kanunu’nun 20 ile 25nci maddeleri arasında düzenlenmiştir. ş

MADDE 20- Genel işlem koşulları, bir sözleşme yapılırken düzenleyenin, ileride çok sayıdaki benzer sözleşmede kullanmak amacıyla, önceden, tek başına h l k k t f d ğ ö l hükü l idihazırlayarak karşı tarafa sunduğu sözleşme hükümleridir. Bu koşulların, sözleşme metninde veya ekinde yer alması, kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önem taşımaz.kapsamı, yazı türü ve şekli, nitelendirmede önem taşımaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Aynı amaçla düzenlenen sözleşmelerin metinlerinin özdeş

8

Aynı amaçla düzenlenen sözleşmelerin metinlerinin özdeş olmaması, bu sözleşmelerin içerdiği hükümlerin, genel işlem koşulu sayılmasını engellemezkoşulu sayılmasını engellemez. Genel işlem koşulları içeren sözleşmeye veya ayrı bir ö l k l b k ll h bi i i t t l ksözleşmeye konulan bu koşulların her birinin tartışılarak

kabul edildiğine ilişkin kayıtlar, tek başına, onları genel işlem k l l kt kkoşulu olmaktan çıkarmaz.Genel işlem koşullarıyla ilgili hükümler, sundukları hi l i k kili k l f d ilhizmetleri kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütmekte olan kişi ve kuruluşların hazırladıkları

l l d i likl i b k l k lsözleşmelere de, niteliklerine bakılmaksızın uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Y l l

9

Yazılmamış sayılma

MADDE 21- Karşı tarafın menfaatine aykırı genel işlemkoşullarının sözleşmenin kapsamına girmesi, sözleşmenin yapılması sırasında düzenleyenin karşı tarafa, bu koşullarınvarlığı hakkında açıkça bilgi verip, bunların içeriğini öğrenme imkânı sağlamasına ve karşı tarafın da bu koşulları kabul etmesine bağlıdır. Aksi takdirde, genel işlem koşullarıyazılmamış sayılır.Sözleşmenin niteliğine ve işin özelliğine yabancı olan genel işlem koşulları da yazılmamış sayılır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Yazılmamış sayılmanın sözleşmeye etkisi

10

Yazılmamış sayılmanın sözleşmeye etkisi

MADDE 22 Sö l i l l l i lMADDE 22- Sözleşmenin yazılmamış sayılan genel işlemkoşulları dışındaki hükümleri geçerliliğini korur. Bu durumda d l l l k ll l d didüzenleyen, yazılmamış sayılan koşullar olmasaydı diğer hükümlerle sözleşmeyi yapmayacak olduğunu ileri süremez.

MADDE 23- Genel işlem koşullarında yer alan bir hüküm, açık ve anlaşılır değilse veya birden çok anlama geliyorsa, düzenleyenin aleyhine ve karşı tarafın lehine yorumlanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

D ği i ğ

11

Değiştirme yasağı

MADDE 24 G l i l k ll b l d ğ biMADDE 24- Genel işlem koşullarının bulunduğu bir sözleşmede veya ayrı bir sözleşmede yer alan ve düzenleyene

k l l k k f l hi l i l k lltek yanlı olarak karşı taraf aleyhine genel işlem koşulları içeren sözleşmenin bir hükmünü değiştirme ya da yeni düzenleme getirme yetkisi veren kayıtlar yazılmamış sayılır.

MADDE 25 G l i l k ll dü ü tlükMADDE 25- Genel işlem koşullarına, dürüstlük kurallarına aykırı olarak, karşı tarafın aleyhine veya

d ğ l i lik hükü lonun durumunu ağırlaştırıcı nitelikte hükümler konulamaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Sö l i i iği

12

Sözleşmenin içeriği

MADDE 27- Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.

Sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması, diğerlerinin geçerliliğini etkilemez. Ancak, bu , ğ g ç ğ ,hükümler olmaksızın sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, sözleşmenin tamamı kesin olarak hükümsüz ş , şolur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

A l

13

Aşırı yararlanmaMADDE 28- Bir sözleşmede karşılıklı edimler arasında açık bi l k b l k i d dbir oransızlık varsa, bu oransızlık, zarar görenin zor durumda kalmasından veya düşüncesizliğinden ya da deneyimsizliğinden

l l k ti l kl ti ildiği t kdi d öyararlanılmak suretiyle gerçekleştirildiği takdirde, zarar gören,durumun özelliğine göre ya sözleşme ile bağlı olmadığını diğer tarafa bildirerek ediminin geri verilmesini ya da sözleşmeye bağlıtarafa bildirerek ediminin geri verilmesini ya da sözleşmeye bağlı kalarak edimler arasındaki oransızlığın giderilmesini isteyebilir.

Zarar gören bu hakkını, düşüncesizlik veya deneyimsizliğini öğrendiği; zor durumda kalmada ise, bu durumun ortadan kalktığı ğ ğ ; , ğtarihten başlayarak bir yıl ve her hâlde sözleşmenin kurulduğutarihten başlayarak beş yıl içinde kullanabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

İ d b kl kl Tü k B l K ’ 30

14

İrade bozuklukları Türk Borçlar Kanunu’nun 30 ile 39ncu maddeleri arasında düzenlenmiştir. AÇIKLAMADA YANILMA

MADDE 31- Aşağıda sayılan yanılma hâlleri esaslıdır:1. Yanılan, kurulmasını istediği sözleşmeden başka bir

sözleşme için iradesini açıklamışsa.2. Yanılan, istediğinden başka bir konu için iradesini

açıklamışsa.3 Y l ö l i d i i kt ö l3. Yanılan, sözleşme yapma iradesini, gerçekte sözleşme

yapmak istediği kişiden başkasına açıklamışsa.4 Yanılan sözleşmeyi yaparken belirli nitelikleri olan bir4. Yanılan, sözleşmeyi yaparken belirli nitelikleri olan bir

kişiyi dikkate almasına karşın başka bir kişi için iradesini açıklamışsa.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

ç ş

5 Y l kt ü tl k i t diği d ö li öl üd

15

5. Yanılan, gerçekte üstlenmek istediğinden önemli ölçüdefazla bir edim için veya gerçekte istediğinden önemli ölçüde

bi k di i i i d i i kl B i haz bir karşı edim için iradesini açıklamışsa. Basit hesapyanlışlıkları sözleşmenin geçerliliğini etkilemez; bunlarındüzeltilmesi ile yetinilir.

Saikte yanılmaMADDE 32- Saikte yanılma, esaslı yanılma sayılmaz. Yanılanın, yanıldığı saiki sözleşmenin temeli sayması ve bunun da iş ilişkilerinde geçerli dürüstlük kurallarına uygun olması hâlinde yanılma esaslı sayılır. Ancak bu durumun karşı tarafça da bilinebilir olması gerekir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

İ d b kl ğ id il i

16

İrade bozukluğunun giderilmesi

MADDE 39- Yanılma veya aldatma sebebiyle ya da korkutulma sonucunda sözleşme yapan taraf, yanılma veya aldatmayı öğrendiği ya da korkutmanın etkisinin ortadan kalktığı andan başlayarak bir yıl içinde sözleşme ile bağlı olmadığını bildirmez veya verdiği şeyi geri istemezse, sözleşmeyi onamış sayılır.

Aldatma veya korkutmadan dolayı bağlayıcılığı olmayan bir sözleşmenin onanmış sayılması, tazminat hakkını ortadan kaldırmaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Temsil Türk Borçlar Kanunu’nun 40 ile 48nci maddeleri17

Temsil Türk Borçlar Kanunu nun 40 ile 48nci maddeleri arasında düzenlenmiştir. Temsil maddeleri aynen korunmuş ancak dili Türkçeleştirilmiştir.Haksız Fiillerden Doğan Borç İlişkileri Türk Borçlar Kanunu’nun 49 ile 76nci maddeleri arasında düzenlenmiştir. Zararın ve kusurun ispatı

MADDE 50- Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığıönlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 55 Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel

18

MADDE 55 - Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır Kısmen veya tamamen rücuilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücuedilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zararödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat, miktar esasalınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamazalınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.

Bu Kanun hükümleri, her türlü idari eylem ve işlemler ileBu Kanun hükümleri, her türlü idari eylem ve işlemler ile idarenin sorumlu olduğu diğer sebeplerin yol açtığı vücut bütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine ya da kişininbütünlüğünün kısmen veya tamamen yitirilmesine ya da kişininölümüne bağlı zararlara ilişkin istem ve davalarda da uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

SEBEPLERİN YARIŞMASI

19

SEBEPLERİN YARIŞMASIMADDE 60- Bir kişinin sorumluluğu, birden çok sebebe d d l bili hâki ö k i i i idayandırılabiliyorsa hâkim, zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe, zarar görene en iyi giderim imkânı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verir.

Müteselsil sorumluluk Türk Borçlar Kanunu’nun 61 ile 62nci maddelerde düzenlenmiştir.

Tam teselsül – Eksik teselsül kaldırılmış, takdir Yargıca bırakılmıştır

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Yargıca bırakılmıştır.

H k k k l ğ k ld hâll

20

Hukuka aykırılığı kaldıran hâller

MADDE 63 - Kanunun verdiği yetkiye dayanan ve bu yetkinin sınırları içinde kalan bir fiil, zarara yol açsa bile, hukuka aykırı sayılmaz. Zarar görenin rızası, daha üstün nitelikte özel veya kamusal yarar, zarar verenin davranışının haklı savunma niteliği taşıması, yetkili kamu makamlarının müdahalesinin zamanında sağlanamayacak olması durumunda kişinin hakkını kendi gücüyle koruması veya zorunluluk hâllerinde de fiil, hukuka aykırı sayılmaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

K S l l k Tü k B l K ’

21

Kusursuz Sorumluluk Türk Borçlar Kanunu’nun 65 ile 71nci maddeleri arasında düzenlenmiştir. 3

b l k l d lana başlık altında toplanmıştır.1. Hakkaniyet sorumluluğu2. Özen sorumluluğu3 Tehlike sorumluluğu ve denkleştirme3. Tehlike sorumluluğu ve denkleştirme

Özen sorumluluğu:Özen sorumluluğu:1. Adam Çalıştıranın Sorumluluğu2 H B l d S l l ğ2. Hayvan Bulunduranın Sorumluluğu3. Yapı Malikinin Sorumluluğu

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Y liki i l l ğ

22

Yapı malikinin sorumluluğu

MADDE 69 Bi bi diğ l i i likiMADDE 69- Bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki,bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındakik iklikl d d id kl k l deksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür.

İ tif t h kk hi l i d bi b k d kiİntifa ve oturma hakkı sahipleri de, binanın bakımındaki eksikliklerden doğan zararlardan, malikle birlikte

üt l il l d lmüteselsilen sorumludurlar.

Sorumluların bu sebeplerle kendilerine karşı sorumlu olanSorumluların, bu sebeplerle kendilerine karşı sorumlu olan diğer kişilere rücu hakkı saklıdır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

T hlik l l ğ d kl i

23

Tehlike sorumluluğu ve denkleştirmeMADDE 71- Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin faaliyetinden zarar doğduğu takdirde, bu zarardan işletme sahibi ve varsa işleten müteselsilen sorumludur.

Bir işletmenin, mahiyeti veya faaliyette kullanılan malzeme, araçlar ya da güçler göz önünde tutulduğunda, bu işlerde uzman bir kişiden beklenen tüm özenin gösterilmesi durumunda bile sıkça veya ağır zararlar doğurmaya elverişli olduğu sonucuna varılırsa, bunun önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletme olduğu kabul edilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ö llikl h h i bi k d b i t hlik l d

24

Özellikle, herhangi bir kanunda benzeri tehlikeler arzeden işletmeler için özel bir tehlike sorumluluğu öngörülmüşse, bu i l d ö li öl üd hlik d i l lişletme de önemli ölçüde tehlike arzeden işletme sayılır.

Belirli bir tehlike hâli için öngörülen özel sorumluluk hükümleri saklıdır.

Önemli ölçüde tehlike arzeden bir işletmenin bu tür faaliyetine hukuk düzenince izin verilmiş olsa bile, zarar görenler, bu işletmenin faaliyetinin sebep olduğu zararlarınınuygun bir bedelle denkleştirilmesini isteyebilirler.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Z

25

Zamanaşımı

MADDE 72 T i i i ö iMADDE 72- Tazminat istemi, zarar görenin zararı vetazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın

h hâld fii i i iği ive her hâlde fiilin işlendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.Haksız fiil dolayısıyla zarar gören bakımından bir borç doğmuşsa zarar gören, haksız fiilden doğan tazminat istemi zamanaşımına uğramış olsa bile, her zaman bu borcu ifadan kaçınabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 73 Rü i t i t i t t öd diği

26

MADDE 73- Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki l h hâld i öd diğiiki yılın ve her hâlde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.

Tazminatın ödenmesi kendisinden istenilen kişi, durumubirlikte sorumlu olduğu kişilere bildirmek zorundadır. Aksitakdirde zamanaşımı, bu bildirimin dürüstlük kurallarına göreyapılabileceği tarihte işlemeye başlar.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

G i i Öd l

27

Geçici ÖdemelerMADDE 76- Zarar gören, iddiasının haklılığınıgösteren inandırıcı kanıtlar sunduğu ve ekonomikdurumu da gerektirdiği takdirde hâkim, istem üzerinedavalının zarar görene geçici ödeme yapmasına kararverebilir.

Davalının yaptığı geçici ödemeler, hükmedilentazminata mahsup edilir; tazminata hükmedilmezsehâkim, davacının aldığı geçici ödemeleri, yasal faiziile birlikte geri vermesine karar verir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

S b i Z i l d D ğ B İli kil i

28

Sebepsiz Zenginleşmeden Doğan Borç İlişkileriTürk Borçlar Kanunu’nun 77 ile 82’nci maddeleriarasında düzenlenmiştir.MADDE 82- Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı,p g ş ğ ,hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihtenbaşlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiğibaşlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiğitarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.Zenginleşme, zenginleşenin bir alacak hakkı kazanmasıZenginleşme, zenginleşenin bir alacak hakkı kazanmasısuretiyle gerçekleşmişse diğer taraf, istem hakkızamanaşımına uğramış olsa bile her zaman bu borcunuzamanaşımına uğramış olsa bile, her zaman bu borcunuifadan kaçınabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

B l İf Tü k B l K ’ 83 il

29

Borçların İfası Türk Borçlar Kanunu’nun 83 ile111’nci maddeleri arasında düzenlenmiştir.

FaizMADDE 88- Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faizyg yoranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunundoğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göredoğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine görebelirlenir.Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkraSözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkrauyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasınıaşamaz.aşamaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Al kl t üdü

30

Alacaklının temerrüdüMADDE 106- Yapma veya verme edimi gereği gibik di i ö il l kl h kl bi b l kkendisine önerilen alacaklı, haklı bir sebep olmaksızın onukabulden veya borçlunun borcunu ifa edebilmesi için kendisitarafından yapılması gereken hazırlık fiillerini yapmaktankaçınırsa, temerrüde düşmüş olur.Alacaklı, müteselsil borçlulardan birine karşı temerrüdedüşerse, diğerlerine karşı da temerrüde düşmüş olur.

Borçların İfa Edilmemesinin Sonuçları Türkl 112 il 130’ dd l dBorçlar Kanunu 112 ile 130’ncu maddeler arasında

düzenlenmiştir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

S l k l

31

Sorumsuzluk anlaşmasıMADDE 115- Borçlunun ağır kusurundan sorumluolmayacağına ilişkin önceden yapılan anlaşma kesin olarakhükümsüzdür. Borçlunun alacaklı ile hizmet sözleşmesindenkaynaklanan herhangi bir borç sebebiyle sorumluolmayacağına ilişkin olarak önceden yaptığı her türlüAnlaşma kesin olarak hükümsüzdür.Uzmanlığı gerektiren bir hizmet, meslek veya sanat,ancakkanun ya da yetkili makamlar tarafından verilen izinleyürütülebiliyorsa, borçlunun hafif kusurundan sorumluolmayacağına ilişkin önceden yapılan anlaşma kesinolarak hükümsüzdür.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Yardımcı kişilerin fiillerinden sorumluluk32

şMADDE 116- Borçlu, borcun ifasını veya bir borçilişkisinden doğan hakkın kullanılmasını, birlikte yaşadığış ğ , y ş ğkişiler ya da yanında çalışanlar gibi yardımcılarına kanunauygun surette bırakmış olsa bile, onların işi yürüttükleri sıradayg ş , ş ydiğer tarafa verdikleri zararı gidermekle yükümlüdür.Yardımcı kişilerin fiilinden doğan sorumluluk, öncedenYardımcı kişilerin fiilinden doğan sorumluluk, öncedenyapılan bir anlaşmayla tamamen veya kısmen kaldırılabilir. Uzmanlığı gerektiren bir hizmet, meslek veya sanat,Uzmanlığı gerektiren bir hizmet, meslek veya sanat, ancak kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütülebiliyorsa borçlunun yardımcı kişilerinizinle yürütülebiliyorsa, borçlunun yardımcı kişilerin fiillerinde sorumlu olmayacağına ilişkin anlaşma kesin olarak hükümsüzdür

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

olarak hükümsüzdür.

T ü f i i

33

Temerrüt faiziMADDE 120- Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir.Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz.Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 125 T üd dü b l il ü i i d

34

MADDE 125- Temerrüde düşen borçlu, verilen süre içinde, borcunu ifa etmemişse veya süre verilmesini gerektirmeyen bir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasınıbir durum söz konusu ise alacaklı, her zaman borcun ifasını ve gecikme sebebiyle tazminat isteme hakkına sahiptir.Alacaklı, ayrıca borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini hemen bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini isteyebilir veya sözleşmeden dönebilirsözleşmeden dönebilir.Sözleşmeden dönme hâlinde taraflar, karşılıklı olarak ifa yükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleriyükümlülüğünden kurtulurlar ve daha önce ifa ettikleri edimleri geri isteyebilirler. Bu durumda borçlu, temerrüde düşmekte kusuru olmadığını ispat edemezse alacaklı, sözleşmenin hükümsüz kalması sebebiyle uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 126 İf b l ü kli di li

35

MADDE 126- İfasına başlanmış sürekli edimli sözleşmelerde, borçlunun temerrüdü hâlinde alacaklı, ifa ve

ik i i bil ği ibi ö l igecikme tazminatı isteyebileceği gibi, sözleşmeyi feshederek, sözleşmenin süresinden önce sona ermesi yüzünden uğradığı zararın giderilmesini de isteyebilir.

Borçların ve Borç İlişkilerinin Sona Ermesi Türk Borçlar K 131 il 145’ i dd l d dü l i tiKanunu 131 ile 145’nci maddeler arasında düzenlenmiştir.İbra

MADDE 132 B d ğ i l k flMADDE 132- Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarcabelli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekleb l l k kl ib l i lbağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamenveya kısmen ortadan kaldırılabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

K i if i kâ l ğ

36

Kısmi ifa imkânsızlığıMADDE 137- Borcun ifası borçlunun sorumlututulamayacağı sebeplerle kısmen imkânsızlaşırsa borçlu, borcunun sadece imkânsızlaşan kısmından kurtulur. Ancak, bu kısmi ifa imkânsızlığı önceden öngörülseydi taraflarca böyle bir sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, borcun tamamı sona erer.Karşılıklı borç yükleyen sözleşmelerde, bir tarafın borcu kısmen imkânsızlaşır ve alacaklı kısmi ifaya razı olursa, karşı edim de o oranda ifa edilir. Alacaklının böyle bir ifaya razı olmaması veya karşı edimin bölünemeyen nitelikte olması durumunda, tam imkânsızlık hükümleri uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Aşırı ifa güçlüğü37

Aşırı ifa güçlüğüMADDE 138- Sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü biröngörülmeyen ve öngörülmesi de beklenmeyen olağanüstü bir durum, borçludan kaynaklanmayan bir sebeple ortaya çıkar ve sözleşmenin yapıldığı sırada mevcut olguları, kendisinden ifanın ş y p ğ g ,istenmesini dürüstlük kurallarına aykırı düşecek derecede borçlu aleyhine değiştirir ve borçlu da borcunu henüz ifa etmemiş veya y ğ yifanın aşırı ölçüde güçleşmesinden doğan haklarını saklı tutarak ifa etmiş olursa borçlu, hâkimden sözleşmenin yeni koşullara uyarlanmasını isteme, bu mümkün olmadığı takdirde sözleşmeden dönme hakkına sahiptir. Sürekli edimli sözleşmelerde borçlu, kural olarak dönme hakkının yerine fesih hakkını kullanır. Bu madde hükmü yabancı para borçlarında da uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Z Tü k B l K 146 il 161 i

38

Zamanaşımı Türk Borçlar Kanunu 146 ile 161nci maddeler arasında düzenlenmiştir. Zamanaşımı maddeleri aynen korunmuş ancak dili Türkçeleştirilmiştiraynen korunmuş ancak dili Türkçeleştirilmiştir.Borç İlişkilerinde Taraf Değişiklikleri Türk Borçlar Kanunu 183 ile 206ncı maddeler arasında düzenlenmiştir.u u e c dde e s d dü e e ş .

MADDE 191- Alacak, bir edim karşılığında devredilmişse devreden, devir sırasında alacağın varlığını ve borçlunun ödeme gücüne sahip olduğunu garanti etmiş olur.Alacak bir edim karşılığı olmaksızın devredilmiş ya da kanun gereğince başkasına geçmişse, devreden veya önceki alacaklı, alacağın varlığından ve borçlunun ödeme gücünden sorumludeğildir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

39

Borca katılmaMADDE 201- Borca katılma, mevcut bir borca borçlunun , çyanında yer almak üzere, katılan ile alacaklı arasında yapılan ve katılanın, borçlu ile birlikte borçtan sorumlu olmasıve katılanın, borçlu ile birlikte borçtan sorumlu olması sonucunu doğuran bir sözleşmedir.

Borca katılan ile borçlu, alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olurlarolurlar.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Sözleşmenin devri40

Sözleşmenin devriMADDE 205- Sözleşmenin devri, sözleşmeyi devralan ile devreden ve sözleşmede kalan taraf arasında yapılan vedevreden ve sözleşmede kalan taraf arasında yapılan ve devredenin bu sözleşmeden doğan taraf olma sıfatı ile birlikte bütün hak ve borçlarını devralana geçiren bir anlaşmadır. ç g ç şSözleşmeyi devralan ile devreden arasında yapılan ve sözleşmede kalan diğer tarafça önceden verilen izne dayanan ş ğ ç yveya sonradan onaylanan anlaşma da, sözleşmenin devri hükümlerine tabidir.Sözleşmenin devrinin geçerliliği, devredilenş g ç ğ ,sözleşmenin şekline bağlıdır. Kanundan doğan halefiyet hâlleriile diğer özel hükümler saklıdır.ğ

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Sö l k l

41

Sözleşmeye katılma

MADDE 206 Sö l k l bi ö lMADDE 206- Sözleşmeye katılma, mevcut bir sözleşmeye taraflardan birinin yanında yer almak üzere, katılan ile bu

l i fl d l k l dsözleşmenin tarafları arasında yapılan ve katılanın, yanında yer aldığı tarafla birlikte, onun hak ve borçlarına sahip olması sonucunu doğuran bir anlaşmadır.Anlaşmada aksi kararlaştırılmamışsa, sözleşmeye katılan ile yanında yer aldığı taraf, sözleşmenin diğer tarafına karşı müteselsilen alacaklı ve borçlu olurlar.Sözleşmeye katılmanın geçerliliği, katılma konusu sözleşmenin şekline bağlıdır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Satış Sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu 207 ile 281 dd l d dü l i i

42

281ncı maddeler arasında düzenlenmiştir.Yarar ve hasar

MADDE 208- Kanundan, durumun gereğinden veya sözleşmede öngörülen özel koşullardan doğan ayrık hâller d ddışında, satılanın yarar ve hasarı; taşınır satışlarında zilyetliğin devri, taşınmaz satışlarında ise tescil anına kadar

t ittisatıcıya aittir.Taşınır satışlarında, alıcının satılanın zilyetliğini devralmada t üd dü i d d il tliği d itemerrüde düşmesi durumunda zilyetliğin devri gerçekleşmişçesine satılanın yarar ve hasarı alıcıya geçer.S t l i t ği ü i t l if i d b k biSatıcı alıcının isteği üzerine satılanı ifa yerinden başka bir yere gönderirse, yarar ve hasar, satılanın taşıyıcıya teslim edildiği anda alıcı a geçer

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

edildiği anda alıcıya geçer.

A l l k

43

Ayıptan sorumlulukAlıcının seçimlik hakları

MADDE 227- Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim y p y p şisteme.3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün ş g ğ ,

masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Z

44

Zamanaşımı

MADDE 231- Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça, satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla ortadan kalkmaz.Satıcı, satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

S t İli ki i D ğ H kl Tü k B l K

45

Satış İlişkisi Doğuran Haklar Türk Borçlar Kanunu 238 ile 242nci maddeler arasında düzenlenmiştir.Süresi e şerhiSüresi ve şerhi

MADDE 238- Önalım, geri alım ve alım hakları en çok on yıllık süre için kararlaştırılabilir ve kanunlarda belirlenenyıllık süre için kararlaştırılabilir ve kanunlarda belirlenen süreyle tapu siciline şerh edilebilir.

Devredilmesi ve miras yoluyla geçmesiDevredilmesi ve miras yoluyla geçmesi MADDE 239- Aksine anlaşma olmadıkça, sözleşmeden doğan önalım alım ve geri alım hakları devredilemezdoğan önalım, alım ve geri alım hakları devredilemez, ancak miras yoluyla geçer.Bu hakların devredilebileceği sözleşmeyle kararlaştırılmışsaBu hakların devredilebileceği sözleşmeyle kararlaştırılmışsa, devir işlemi hakkın kurulması için öngörülen şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

yapılmadıkça geçerli olmaz.

Ö l h kk

46

Önalım hakkı

İİleri sürülmesiMADDE 240- Önalım hakkı, taşınmazın satışı ya da ekonomik bakımdan satışa eşdeğer her türlü işlemin yapılması hâllerinde kullanılabilir.Taşınmazın, mirasın paylaşımında mirasçılardan birine özgülenmesi, cebrî artırma yoluyla satışı ve kamu hizmetlerinin yerine getirilmesi ve bunlara benzer amaçlarla edinilmesi hâllerinde önalım hakkı kullanılamaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

K ll hükü l i

47

Koşulları ve hükümleriMADDE 241- Satıcı veya alıcı, satış sözleşmesinin yapıldığını ve içeriğini önalım hakkı sahibine noteryapıldığını ve içeriğini önalım hakkı sahibine noter aracılığıyla bildirmek zorundadır.Önalım hakkı kullanıldıktan sonra satış sözleşmesi ortadanÖnalım hakkı kullanıldıktan sonra satış sözleşmesi ortadan kaldırılırsa ya da alıcının şahsından kaynaklanan sebeplerle onaylanmazsa, bu durum önalım hakkı sahibine karşı ileri y şsürülemez.Önalım hakkını kuran sözleşmede aksi öngörülmemişse, önalım hakkı sahibi taşınmazı, satıcının üçüncü kişiyle kararlaştırdığı satışa ilişkin koşullarla kazanır.

k ik b k d d i l l d dEkonomik bakımdan satışa eşdeğer işlemlerde de yukarıdaki hükümler uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

K ll l hükü l i

48

Kullanılması ve hükümleri

MADDE 242- Sözleşmeden doğan önalım hakkını kullanmak isteyen hak sahibi, bu hak şerhedilmiş ve taşınmazın mülkiyeti alıcı adına tescil edilmişse alıcıya;taşınmazın mülkiyeti alıcı adına tescil edilmişse alıcıya; aksi takdirde satıcıya karşı, satışın veya ekonomik bakımdan satışa eşdeğer başka bir işlemin kendisinebakımdan satışa eşdeğer başka bir işlemin kendisine bildirildiği tarihten başlayarak üç ay ve her hâlde satışın yapılmasından başlayarak iki yıl içinde dava açmak zorundadır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

B S Tü l i

49

Bazı Satış Türleri

ÖÖrnek üzerine satışMADDE 247- Örnek üzerine satış, tarafların sözleşmenin k l l l bi ki i b k lkonusu olan malın alıcıya veya üçüncü bir kişiye bırakılan bir örneğe ya da tespit ettikleri bir mala uygun olması üzerinde anlaşmalarıyla yapılan satıştırüzerinde anlaşmalarıyla yapılan satıştır.

Beğenme koşuluyla satışBeğenme koşuluyla satışMADDE 249- Beğenme koşuluyla satış, alıcının satılanı deneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyladeneyerek veya gözden geçirerek beğenmesi koşuluyla yapılan satıştır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

T k i l

50

Taksitle satış

MADDE 253- Taksitle satış, satıcının, satılan taşınırı alıcıya satış bedelinin ödenmesinden önce teslim etmeyi, l d b d li i k k d i l dikl ialıcının da satış bedelini kısım kısım ödemeyi üstlendikleri

satıştır.T k itl t ö l i l kild l d kTaksitle satış sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça geçerli olmaz.Malın satıcının ticari faaliyeti kapsamında satılmasıMalın satıcının ticari faaliyeti kapsamında satılması hâlinde, sözleşmede aşağıdaki hususlar belirtilir:1 Tarafların adı ve yerleşim yeri1. Tarafların adı ve yerleşim yeri.2. Satışın konusu.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

3 S t l i t b d li

51

3. Satılanın peşin satış bedeli.4. Taksitle ödeme sebebiyle belirtilecek ilave bedel.5 Toplam satış bedeli5. Toplam satış bedeli.6. Alıcının nakden veya aynen üstlendiği diğer bütün edimler.7 Peşinat ve taksitlerin tutarı ile vadesi ve ikiden az olmamak7. Peşinat ve taksitlerin tutarı ile vadesi ve ikiden az olmamak üzere taksit sayısı.8. Alıcının yedi gün içinde sözleşme yapılması konusundaki irade açıklamasını geri alma hakkı.9. Öngörülmüşse, mülkiyetin saklı tutulmasına veya satış bedeli l ğ d i ili ki l k tlalacağının devrine ilişkin anlaşma kayıtları.

10. Temerrüt veya vadenin ertelenmesi durumunda, yasal faiz oranının yüzde otuz fazlasını geçmemek üzere ödenecek faiz.oranının yüzde otuz fazlasını geçmemek üzere ödenecek faiz.11. Sözleşmenin kurulduğu yer ve tarih.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

M l D ği i Sö l i Tü k B l K 282 il

52

Mal Değişim Sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu 282 ile 284ncü maddeler arasında düzenlenmiştir.

MADDE 282- Mal değişim sözleşmesi, taraflardan birinin diğer tarafa bir veya birden çok şeyin zilyetlik vediğer tarafa bir veya birden çok şeyin zilyetlik ve mülkiyetini, diğer tarafın da karşı edim olarak başka bir veya birden çok şeyin zilyetlik ve mülkiyetini devretmeyi y ç ş y y y yüstlendiği sözleşmedir.

Bağışlama Sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu 285 ile 298nci maddeler arasında düzenlenmiştir. Bağışlama

dd l i k k dili k l i il i imaddeleri aynen korunmuş ancak dili Türkçeleştirilmiştir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki Sö l i Tü k B l K 299 il 378 i

53

Kira Sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu 299 ile 378nci maddeler arasında düzenlenmiştir. KİRALAYAN KALKMIŞ ve KİRAYA VERENKİRALAYAN KALKMIŞ ve KİRAYA VEREN KAVRAMI GELMİŞTİR.Kira Sözleşmeleri 3 grup altında toplanmıştır:Kira Sözleşmeleri 3 grup altında toplanmıştır:

1. Genel Hükümler2 Konut ve Çatılı İşyeri2. Konut ve Çatılı İşyeri3. Ürün Kirası

Genel Hükümler 299 ile 338inci maddeler arası,Konut ve Çatılı İşyeri 339 ile 356inci maddeler arası,Ç şy ,Ürün Kirası 357 ile 378nci maddeler arasındadüzenlenmiştir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

düzenlenmiştir.

T

54

TanımıMADDE 299- Kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin k ll l k ll l bi likt dkullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiğikarşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir.

Kira süresiKira süresiMADDE 300- Kira sözleşmesi, belirli ve belirli olmayan bir süre için yapılabilir.bir süre için yapılabilir.Kararlaştırılan sürenin geçmesiyle herhangi bir bildirim olmaksızın sona erecek kira sözleşmesi belirli sürelidir; ş ;diğer kira sözleşmeleri belirli olmayan bir süre için yapılmış sayılır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Yan giderlere katlanma borcu55

Yan giderlere katlanma borcuMADDE 303- Kiraya veren, kiralananın kullanımıyla ilgili olmak üzere, kendisi veya üçüncü kişi tarafından yapılan , y ç ş y pyan giderlere katlanmakla yükümlüdür.Kiracının temerrüdüMADDE 315- Kiracı, kiralananın tesliminden sonra muaccel olan kira bedelini veya yan gideri ödeme borcunu ifa etmezse, kiraya veren kiracıya yazılı olarak bir süre verip, bu sürede de ifa etmeme durumunda, sözleşmeyi feshedeceğini bildirebilirsözleşmeyi feshedeceğini bildirebilir. Kiracıya verilecek süre en az on gün, konut ve çatılı işyeri kiralarında ise en az otuz gündür Bu süre kiracıya yazılıkiralarında ise en az otuz gündür. Bu süre, kiracıya yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden itibaren işlemeye başlar.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ö l k ll k l ö

56

Özenle kullanma ve komşulara saygı gösterme borcuMADDE 316- Kiracı, kiralananı, sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekleoturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür.Kiracının bu yükümlülüğüne aykırı davranmasıKiracının bu yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda kiraya veren, konut ve çatılı işyeri kirasında, en az otuz gün süre vererek, aykırılığın giderilmesi, aksi g y ğ gtakdirde sözleşmeyi feshedeceği konusunda yazılı bir ihtarda bulunur. Diğer kira ilişkilerinde ise, kiraya veren, ki ö d bi iht d b l k l bikiracıya önceden bir ihtarda bulunmaksızın, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

57

Konut ve çatılı işyeri kirasında, kiracının kiralanana kasten ağır bir zarar vermesi, kiracıya verilecek sürenin yararsız olacağının anlaşılması veya kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranışının kiraya veren veya aynı taşınmazda oturan kişiler ile komşular bakımından çekilmez olması durumlarında kiraya veren, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki ili ki i i d i

58

Kira ilişkisinin devriMADDE 323- Kiracı, kiraya verenin yazılı rızasını l d k ki ili ki i i b k d d Kialmadıkça, kira ilişkisini başkasına devredemez. Kiraya

veren, işyeri kiralarında haklı sebep olmadıkça bu rızayı vermekten kaçınamazvermekten kaçınamaz.Kiraya verenin yazılı rızasıyla kira ilişkisi kendisine devredilen kişi, kira sözleşmesinde kiracının yerine geçerdevredilen kişi, kira sözleşmesinde kiracının yerine geçer ve devreden kiracı, kiraya verene karşı borçlarından kurtulur.İşyeri kiralarında devreden kiracı, kira sözleşmesinin bitimine kadar ve en fazla iki yıl süreyle devralanla bi lik ü l il l lbirlikte müteselsilen sorumlu olur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki l ö l i bi i i d ö i

59

Kiralananın sözleşmenin bitiminden önce geri verilmesiMADDE 325- Kiracı, sözleşme süresine veya fesih dönemine uymaksızın kiralananı geri verdiği takdirde, kira sözleşmesinden doğan borçları kiralananın benzer koşullarlasözleşmesinden doğan borçları, kiralananın benzer koşullarla kiraya verilebileceği makul bir süre için devam eder. Kiracının bu sürenin geçmesinden önce kiraya verenden kabul etmesi beklenebilecek, ödeme gücüne sahip ve kira ilişkisini devralmaya hazır yeni bir kiracı bulması hâlinde, kiracının kira sözleşmesinden doğan borçları sona ererkiracının kira sözleşmesinden doğan borçları sona erer.Kiraya veren, yapmaktan kurtulduğu giderler ile kiralananı başka biçimde kullanmakla elde ettiği veya elde etmektenbaşka biçimde kullanmakla elde ettiği veya elde etmekten kasten kaçındığı yararları kira bedelinden indirmekle yükümlüdür.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Sö l i i

60

Sözleşmenin sona ermesi

I - Sürenin geçmesi MADDE 327- Açık veya örtülü biçimde bir süre ç y çbelirlenmişse, kira sözleşmesi bu sürenin sonunda kendiliğinden sona erer.kendiliğinden sona erer.Taraflar, bu durumda, açık bir anlaşma olmaksızın kira ilişkisini sürdürürlerse, kira sözleşmesi belirsiz süreliilişkisini sürdürürlerse, kira sözleşmesi belirsiz süreli sözleşmeye dönüşür.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

II B li i ü li ki ö l l i d f ih

61

II - Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde fesih bildirimi

MADDE 328- Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde taraflardan her biri, daha uzun bir fesih bildirim süresi veya başka bir fesih dönemi kararlaştırılmış olmadıkça, asal fesih dönemlerine e fesih bildirim sürelerine arakyasal fesih dönemlerine ve fesih bildirim sürelerine uyarak

sözleşmeyi feshedebilir. Fesih dönemlerinin hesabında, kira sözleşmesinin başlangıç tarihi esas alınır.kira sözleşmesinin başlangıç tarihi esas alınır.Sözleşmede veya kanunda belirtilen fesih dönemine veya bildirim süresine uyulmamışsa, bildirim bir sonraki fesih y ş ,dönemi için geçerli olur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 329- Taraflardan her biri bir taşınmaza veya

62

MADDE 329- Taraflardan her biri, bir taşınmaza veya taşınır bir yapıya ilişkin kira sözleşmesini yerel âdette belirlenen kira döneminin sonu için veya böyle bir âdetin ç y ybulunmaması durumunda, altı aylık kira döneminin sonu için, üç aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilir.MADDE 330- Taraflardan her biri, bir taşınıra ilişkin kira sözleşmesini üç gün önceden yapılacak fesih bildi i ü i k h f h d bilibildirim süresine uyarak her zaman feshedebilir.Kiraya verenin meslekî faaliyeti gereği kiraya verdiği ve kiracının da özel kullanımına yarayan taşınır bir malınkiracının da özel kullanımına yarayan taşınır bir malın kiracısı, kira sözleşmesini, üç aylık kira dönemi sonu için en az bir ay önceden yapacağı bir fesih bildirimiyle sona y y p ğ yerdirebilir. Bu durumda kiraya verenin, zararının giderilmesini isteme hakkı yoktur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ol ğ ü ü f ih

63

Olağanüstü fesih

MADDE 331- Taraflardan her biri, kira ilişkisinin devamını kendisi için çekilmez hâle getiren ç ç gönemli sebeplerin varlığı durumunda, sözleşmeyi yasal fesih bildirim süresine uyarak her zaman y yfeshedebilir.Hâkim durum ve koşulları göz önünde tutarakHâkim, durum ve koşulları göz önünde tutarak, olağanüstü fesih bildiriminin parasal sonuçlarını karara bağlarkarara bağlar.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki ifl

64

Kiracının iflası MADDE 332- Kiracı, kiralananın tesliminden sonra iflas ederse kiraya veren işleyecek kira bedelleri için güvenceederse kiraya veren, işleyecek kira bedelleri için güvence verilmesini isteyebilir.Kiraya veren güvence verilmesi için kiracı ve iflasKiraya veren, güvence verilmesi için kiracı ve iflas masasına yazılı olarak uygun bir süre verir. Bu süre içinde kendisine güvence verilmezse kiraya veren, sözleşmeyi g y ş yherhangi bir fesih bildirim süresine uymaksızın hemen feshedebilir.Kiracının ölümüMADDE 333- Kiracının ölmesi durumunda mirasçıları,

l f ih bildi i i k k f ih d iyasal fesih bildirim süresine uyarak en yakın fesih dönemi sonu için sözleşmeyi feshedebilirler.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki l i il i

65

Kiralananın geri verilmesiMADDE 334- Kiracı kiralananı ne durumda teslim almışsa, kira sözleşmesinin bitiminde o durumda geri vermekle yükümlüdür. Ancak, kiracı

l k ll d l l ki l dsözleşmeye uygun kullanma dolayısıyla kiralananda meydana gelen eskimelerden ve bozulmalardan sor ml değildirsorumlu değildir.Kiracının, sözleşmenin sona ermesi hâlinde, ö l k k ll d d ğ k lsözleşmeye aykırı kullanmadan doğacak zararları

giderme dışında, başkaca bir tazminat ödeyeceğini önceden taahhüt etmesine ilişkin anlaşmalarönceden taahhüt etmesine ilişkin anlaşmalar geçersizdir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

K Ç l İ i Ki l

66

Konut ve Çatılı İşyeri Kiraları

MADDE 339- Konut ve çatılı işyeri kiralarına ilişkin hükümler, bunlarla birlikte kullanımı kiracıya bırakılan

h kk d d l A k b h k l i li ieşya hakkında da uygulanır. Ancak bu hükümler, niteliği gereği geçici kullanıma özgülenmiş taşınmazların altı ay ve daha kısa süreyle kiralanmalarında uygulanmazve daha kısa süreyle kiralanmalarında uygulanmaz.Kamu kurum ve kuruluşlarının, hangi usul ve esaslar içinde olursa olsun yaptıkları bütün kira sözleşmelerineiçinde olursa olsun yaptıkları bütün kira sözleşmelerine de bu hükümler uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 340 K t t l i i ki l d

67

MADDE 340- Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmenin kurulması ya da sürdürülmesi, kiracının yararı olmaksızın kiralananın kullanımıyla doğrudan ilişkisiolmaksızın, kiralananın kullanımıyla doğrudan ilişkisi olmayan bir borç altına girmesine bağlanmışsa, kirayla bağlantılı sözleşme geçersizdir.

MADDE 341- Kiracı, konut ve çatılı işyeri kiralarında, ç şysözleşmede aksi öngörülmemişse veya aksine yerel âdet yoksa, ısıtma, aydınlatma ve su gibi kullanma

id l i k tl kl ükü lüdügiderlerine katlanmakla yükümlüdür.Giderlere katlanan taraf, bu giderleri ispat edici belgelerin birer örneğini istem üzerine diğer tarafa vermekbirer örneğini, istem üzerine diğer tarafa vermek zorundadır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

KİRACININ GÜVENCE VERMESİ68

MADDE 342- Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmeyle kiracıya güvence verme borcu getirilmişse, bu güvence üç aylık kira bedelini aşamazaylık kira bedelini aşamaz.Güvence olarak para veya kıymetli evrak verilmesi kararlaştırılmışsa kiracı, kiraya verenin onayı olmaksızınkararlaştırılmışsa kiracı, kiraya verenin onayı olmaksızın çekilmemek üzere, parayı vadeli bir tasarruf hesabına yatırır, kıymetli evrakı ise bir bankaya depo eder. Banka,

l i k iki f l i kibi igüvenceleri ancak iki tarafın rızasıyla veya icra takibinin kesinleşmesiyle ya da kesinleşmiş mahkeme kararına dayanarak geri verebilirdayanarak geri verebilir. Kiraya veren, kira sözleşmesinin sona ermesini izleyen üç ay içinde kiracıya karşı kira sözleşmesiyle ilgili bir dava açtığını ç y ş ş y g ç ğveya icra ya da iflas yoluyla takibe giriştiğini bankaya yazılı olarak bildirmemişse banka, kiracının istemi üzerine

ü i i kl ükü lüdüProf. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

güvenceyi geri vermekle yükümlüdür.

(KİRA BEDELİNİN) BELİRLENMESİ

69

(KİRA BEDELİNİN) BELİRLENMESİMADDE 344 - Tarafların yenilenen kira dönemlerinde uygulanacak kira bedeline ilişkin anlaşmaları, bir önceki kira yılında üretici fiyat endeksindeki artış oranını geçmemek koşuluyla geçerlidir Bu kural bir yıldan dahageçmemek koşuluyla geçerlidir. Bu kural, bir yıldan daha uzun süreli kira sözleşmelerinde de uygulanır.

Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılmamışsa, kira bedeli, bir önceki kira yılının üretici fiyat endeksindekibedeli, bir önceki kira yılının üretici fiyat endeksindeki artış oranını geçmemek koşuluyla hâkim tarafından, kiralananın durumu göz önüne alınarak hakkaniyete göre belirlenir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığına

70

Taraflarca bu konuda bir anlaşma yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın, beş yıldan uzun süreli veya beş yıldan sonra yenilenen kira sözleşmelerinde ve bundan sonraki her beş yılın

d i ki l d l k ki b d li hâkisonunda, yeni kira yılında uygulanacak kira bedeli, hâkim tarafından üretici fiyat endeksindeki artış oranı, kiralananın durumu ve emsal kira bedelleri göz önünde tutularak ghakkaniyete uygun biçimde belirlenir. Her beş yıldan sonraki kira yılında bu biçimde belirlenen kira bedeli, önceki fıkralarda yer alan ilkelere göre değiştirilebiliryer alan ilkelere göre değiştirilebilir. Sözleşmede kira bedeli yabancı para olarak kararlaştırılmışsa, beş yıl geçmedikçe kira bedelinde a a aşt şsa, beş y geç ed çe a bede dedeğişiklik yapılamaz. Ancak, bu Kanunun, “Aşırı ifa güçlüğü” başlıklı 138 inci maddesi hükmü saklıdır. Beş yıl geçtikten sonra ki b d li i b li l i d b d ğ i d kikira bedelinin belirlenmesinde, yabancı paranın değerindeki değişiklikler de göz önünde tutularak üçüncü fıkra hükmü uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

yg

D ü i k tki i

71

Dava açma süresi ve kararın etkisiMADDE 345- Kira bedelinin belirlenmesine ilişkin dava her zaman açılabilirzaman açılabilir. Ancak, bu dava, yeni dönemin başlangıcından en geç otuz gün önceki bir tarihte açıldığı ya da kiraya veren tarafından g ç ğ y ybu süre içinde kira bedelinin artırılacağına ilişkin olarak kiracıya yazılı bildirimde bulunulmuş olması koşuluyla, i l i ki dö i k d ld ğ kdi dizleyen yeni kira dönemi sonuna kadar açıldığı takdirde, mahkemece belirlenecek kira bedeli, bu yeni kira döneminin başlangıcından itibaren kiracıyı bağlarbaşlangıcından itibaren kiracıyı bağlar. Sözleşmede yeni kira döneminde kira bedelinin artırılacağına ilişkin bir hüküm varsa, yeni kira döneminin sonuna kadar yaçılacak davada mahkemece belirlenecek kira bedeli de, bu yeni dönemin başlangıcından itibaren geçerli olur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki l hi dü l ğ

72

Kiracı aleyhine düzenleme yasağı

MADDE 346- Kiracıya, kira bedeli ve yan giderler dışında başka bir ödeme yükümlülüğü g ş ş y ğgetirilemez. Özellikle, kira bedelinin zamanında ödenmemesi hâlinde ceza koşulu ödeneceğine ş ğveya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin anlaşmalar geçersizdir.ğ ş ş g ç

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmenin sona ermesiI Bildirim yoluyla

73

I. Bildirim yoluyla MADDE 347- Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az be sü e sö eş e e sü es b de eonbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış sayılır. Kiraya veren, sözleşme süresinin bitimine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez. Ancak, on yıllık uzama süresi sonunda kiraya veren bu süreyi izleyen her uzama yılınınkiraya veren, bu süreyi izleyen her uzama yılının bitiminden en az üç ay önce bildirimde bulunmak koşuluyla, herhangi bir sebep göstermeksizin ş y , g p gsözleşmeye son verebilir.Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde, kiracı her zaman, kiraya veren ise kiranın başlangıcından on yıl geçtikten sonra, genel hükümlere göre fesih bildirimiyle sözleşmeyi

di bili lProf. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

sona erdirebilirler.

74

Genel hükümlere göre fesih hakkının kullanılabileceği durumlarda, kiraya veren veya kiracı sözleşmeyi sona erdirebilir.

Bildirimin geçerliliğiBildirimin geçerliliğiMADDE 348- Konut ve çatılı işyeri kiralarında fesih bildiriminin geçerliliği yazılı şekildefesih bildiriminin geçerliliği, yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Dava Yoluyla75

Dava Yoluyla MADDE 350- Kiraya veren, kira sözleşmesini;1 Kiralananı kendisi eşi altsoyu üstsoyu veya kanun1. Kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma y şy g yzorunluluğu varsa, 2. Kiralananın yeniden inşası veya imarı amacıyla esaslı y y yonarımı, genişletilmesi ya da değiştirilmesi gerekli ve bu işler sırasında kiralananın kullanımı imkânsız ise,belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde kiraya ilişkin genel hükümlere göre fesih dönemine ve fesih bildirimi için öngörülen süreleredönemine ve fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açacağı dava ile sona erdirebilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

ç c ğ d v e so e d eb .

Y i liki k i i i

76

Yeni malikin gereksinimiMADDE 351- Kiralananı sonradan edinen kişi, onukendisi eşi altsoyu üstsoyu veya kanun gereğikendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereğibakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut veyaişyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa,şye ge e s sebeb y e u o u u uğu v s ,edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumukiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla, kirasözleşmesini altı ay sonra açacağı bir davayla sonaerdirebilir.Ki l d di ki i dil k i iKiralananı sonradan edinen kişi, dilerse gereksinimsebebiyle sözleşmeyi sona erdirme hakkını, sözleşmesüresinin bitiminden başlayarak bir ay içinde açacağı davasüresinin bitiminden başlayarak bir ay içinde açacağı davayoluyla da kullanabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki d k kl b l l

77

Kiracıdan kaynaklanan sebeplerleMADDE 352- Kiracı, kiralananın teslim edilmesinden sonra,kiraya verene karşı kiralananı belli bir tarihte boşaltmayıkiraya verene karşı, kiralananı belli bir tarihte boşaltmayıyazılı olarak üstlendiği hâlde boşaltmamışsa kiraya veren,kira sözleşmesini bu tarihten başlayarak bir ay içinde icrayabaşvurmak veya dava açmak suretiyle sona erdirebilir.Kiracı, bir yıldan kısa süreli kira sözleşmelerinde kira süresii i d bi l d h ü li ki ö l l i d i biiçinde; bir yıl ve daha uzun süreli kira sözleşmelerinde ise birkira yılı veya bir kira yılını aşan süre içinde kira bedeliniödemediği için kendisine yazılı olarak iki haklı ihtardaödemediği için kendisine yazılı olarak iki haklı ihtardabulunulmasına sebep olmuşsa kiraya veren, kira süresininve bir yıldan uzun süreli kiralarda ihtarların yapıldığı kirayılının bitiminden başlayarak bir ay içinde, dava yoluyla kirasözleşmesini sona erdirebilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Ki bi likt d ğ i i il

78

Kiracının veya birlikte yaşadığı eşinin aynı ilçe veya belde belediye sınırları içinde oturmaya elverişli bir konutu bulunması durumunda kiraya veren kirakonutu bulunması durumunda kiraya veren, kira sözleşmesinin kurulması sırasında bunu bilmiyorsa, sözleşmenin bitiminden başlayarak bir ay içinde sözleşmeyi dava yoluyla sona erdirebilir.

Dava süresinin uzamasıMADDE 353- Kiraya veren, en geç davanın açılması içinMADDE 353 Kiraya veren, en geç davanın açılması için öngörülen sürede dava açacağını kiracıya yazılı olarak bildirmişse, dava açma süresi bir kira yılı için uzamış sayılır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Dava sebeplerinin sınırlılığı

79

Dava sebeplerinin sınırlılığıMADDE 354- Dava yoluyla kira sözleşmesinin

di il i ili ki h k l kisona erdirilmesine ilişkin hükümler, kiracı aleyhine değiştirilemez.

Yeniden kiralama yasağıy ğMADDE 355- Kiraya veren, gereksinim amacıyla kiralananın boşaltılmasını sağladığında haklıkiralananın boşaltılmasını sağladığında, haklı sebep olmaksızın, kiralananı üç yıl geçmedikçe eski kiracısından başkasına kiralayamazeski kiracısından başkasına kiralayamaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Y id i i l b lt l ğl

80

Yeniden inşa ve imar amacıyla boşaltılması sağlanan taşınmazlar, eski hâli ile, haklı sebep olmaksızın üç yıl geçmedikçe başkasına kiralanamaz Eski kiracının yenidengeçmedikçe başkasına kiralanamaz. Eski kiracının, yeniden inşa ve imarı gerçekleştirilen taşınmazları, yeni durumu ve yeni kira bedeli ile kiralama konusunda öncelik hakkı vardır. Bu hakkın, kiraya verenin yapacağı yazılı bildirimi izleyen bir ay içinde kullanılması gerekir; bu öncelik hakkı

di il dik t ü l d b ksona erdirilmedikçe, taşınmaz üç yıl geçmeden başkasına kiralanamaz.Kiraya veren bu hükümlere aykırı davrandığıKiraya veren, bu hükümlere aykırı davrandığı takdirde, eski kiracısına son kira yılında ödenmiş olan bir yıllık kira bedelinden az olmamak üzere tazminat yödemekle yükümlüdür.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

K f l Sö l i Tü k B l K 581 il

81

Kefalet Sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu 581 ile 603ncü maddeler arasında düzenlenmiştir.

MADDE 581- Kefalet sözleşmesi, kefilin ş ,alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak ç şsorumlu olmayı üstlendiği sözleşmedir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 582 K f l t ö l i t li bi

82

MADDE 582- Kefalet sözleşmesi, mevcut ve geçerli bir borç için yapılabilir. Ancak, gelecekte doğacak veya koşula bağlı bir borç için de bu borç doğduğunda veyakoşula bağlı bir borç için de, bu borç doğduğunda veya koşul gerçekleştiğinde hüküm ifade etmek üzere kefalet sözleşmesi kurulabilir. Yanılma veya ehliyetsizlik sebebiyle borçlunun sorumlu olmadığı bir borç için kişisel güvence veren kişi, yükümlülük altına girdiği sırada, sözleşmeyi sakatlayan eksikliği biliyorsa, kefaletle ilgili kanun hükümlerine göre sorumlu olur Aynı kural borçlu yönünden zamanaşımınasorumlu olur. Aynı kural, borçlu yönünden zamanaşımına uğramış bir borca kefil olan kişi hakkında da uygulanır. Kanundan aksi anlaşılmadıkça kefil bu bölümdeKanundan aksi anlaşılmadıkça kefil, bu bölümde kendisine tanınan haklardan önceden feragat edemez.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

MADDE 583 K f l t ö l i l kild l d k

83

MADDE 583- Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî ç g ç , ğmiktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesindeifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.Kendi adına kefil olma konusunda özel yetki verilmesi ve diğer y ğtarafa veya bir üçüncü kişiye kefil olma vaadinde bulunulması da aynı şekil koşullarına bağlıdır. Taraflar, yazılı şekle uyarak k fili l l ğ b b li li bi ikt lkefilin sorumluluğunu borcun belirli bir miktarıyla sınırlandırmayı kararlaştırabilirler.Kefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilinKefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumluluğunu artıran değişiklikler, kefalet için öngörülen şekle uyulmadıkça hüküm doğurmaz.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

E i R

84

Eşin Rızası

MADDE 584- Eşlerden biri mahkemece verilmiş bir ayrılık kararı olmadıkça veya yasal olarak ayrı yaşama hakkı doğmadıkça ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefilhakkı doğmadıkça, ancak diğerinin yazılı rızasıyla kefil olabilir; bu rızanın sözleşmenin kurulmasından önce ya da en geç kurulması anında verilmiş olması şarttır. g ç ş şKefalet sözleşmesinde sonradan yapılan ve kefilin sorumlu olacağı miktarın artmasına veya adi kefaletin müteselsil kefalete dönüşmesine ya da kefil yararına olan güvencelerin önemli ölçüde azalmasına sebep olmayan d ği iklikl i i i kdeğişiklikler için eşin rızası gerekmez.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Adi k f l

85

Adi kefalet

MADDE 585 Adi k f l l kl b lMADDE 585- Adi kefalette alacaklı, borçluya başvurmadıkça, kefili takip edemez; ancak, aşağıdaki hâllerde doğrudan doğruya kefile başvurabilir:hâllerde doğrudan doğruya kefile başvurabilir:1. Borçlu aleyhine yapılan takibin sonucunda kesin aciz belgesi alınması.belgesi alınması. 2. Borçlu aleyhine Türkiye’de takibatın imkânsız hâle gelmesi veya önemli ölçüde güçleşmesi. g y ç g ç ş3. Borçlunun iflasına karar verilmesi. 4. Borçluya konkordato mehli verilmiş olması. ç y ş

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

86

Alacak, kefaletten önce veya kefalet sırasında rehinle de güvence altına alınmışsa adi kefalette kefil alacağıngüvence altına alınmışsa, adi kefalette kefil, alacağın öncelikle rehin konusundan alınmasını isteyebilir. Ancak, borçlunun iflasına veya kendisine konkordato mehli bo ç u u s vey e d s e o o d o everilmesine karar verilmişse, bu hüküm uygulanmaz.Sadece açığın kapatılması için kefil olunmuşsa, borçlu ç ğ p ç ş çaleyhine yapılan takibin kesin aciz belgesi alınmasıyla sonuçlanması veya borçlu aleyhine Türkiye’de takibatın i kâ hâl l i d k k d k i l iimkânsız hâle gelmesi ya da konkordatonun kesinleşmesi durumlarında, doğrudan doğruya kefile başvurulabilir. Sözleşmede bu durumlarda alacaklının önce asıl borçluyaSözleşmede, bu durumlarda alacaklının, önce asıl borçluya başvurmak zorunda olduğu kararlaştırılabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Müteselsil kefalet87

Müteselsil kefalet MADDE 586- Kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi g g y y g ykabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun i i b l if d ik i ihtiçin borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir.gerekir.Alacak, teslime bağlı taşınır rehni veya alacak rehni ile güvenceye alınmışsa, rehnin paraya çevrilmesinden önce kefile başvurulamaz. Ancak, alacağın rehnin paraya çevrilmesi yoluyla tamamen karşılanamayacağının önceden hâkim tarafından belirlenmesi veya borçlunun iflas etmesi yahâkim tarafından belirlenmesi veya borçlunun iflas etmesi ya da konkordato mehli verilmesi hâllerinde, rehnin paraya çevrilmesinden önce de kefile başvurulabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

ç ş

Sona ermesi88

Sona ermesiMADDE 598- Hangi sebeple olursa olsun, asıl borç sona erince, kefil de borcundan kurtulur. ,Borçlu ve kefil sıfatı aynı kişide birleşmiş olursa, alacaklı içinkefaletten doğan özel yararlar saklı kalır.Bir gerçek kişi tarafından verilmiş olan her türlü kefalet,buna ilişkin sözleşmenin kurulmasından başlayarak on yılıngeçmesiyle kendiliğinden ortadan kalkargeçmesiyle kendiliğinden ortadan kalkar.Kefalet, on yıldan fazla bir süre için verilmiş olsa bile,uzatılmış veya yeni bir kefalet verilmiş olmadıkça kefil,ş y y ş ç ,ancak on yıllık süre doluncaya kadar takip edilebilir.Kefalet süresi, en erken kefaletin sona ermesinden bir yıl önce

l k k d l k fili k f l ö l i i kliyapılmak kaydıyla, kefilin kefalet sözleşmesinin şekline uygunyazılı açıklamasıyla, azamî on yıllık yeni bir dönem içinuzatılabilir.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Kefaletten dönme89

Kefaletten dönmeMADDE 599- Gelecekte doğacak bir borca kefalette, borçlunun borcun doğumundan önceki mali durumu,borçlunun borcun doğumundan önceki mali durumu, kefalet sözleşmesinin yapılmasından sonra önemli ölçüde bozulmuşsa veya mali durumunun, kefalet sırasında kefilin iyiniyetle varsaydığından çok daha kötü olduğu ortaya çıkmışsa, kefil alacaklıya yazılı bir bildirimde bulunarak, borç doğmadığı sürece her zaman kefalet sözleşmesindenborç doğmadığı sürece her zaman kefalet sözleşmesinden dönebilir. Kefil, alacaklının kefalete güvenmesi sebebiyle uğradığı , g y ğ ğzararı gidermekle yükümlüdür.

Süreli kefaletteMADDE 600- Süreli kefalette kefil, sürenin sonunda borcundan kurtulur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Süreli olmayan kefalette90

Süreli olmayan kefaletteMADDE 601- Süreli olmayan kefalette kefil, asıl borç muaccel olunca, adi kefalette her zaman ve müteselsil kefalette ise, kanunun öngördüğü hâllerde, alacaklıdan, bir ay içinde borçluya karşı dava ve takip haklarını kullanmasını varsa rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibekullanmasını, varsa rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmesini ve ara vermeden takibe devam etmesini isteyebilir. Borç, alacaklının borçluya yapacağı bildirim sonucunda muaccel olacaksa kefil, kefalet sözleşmesinin kurulduğu tarihten bir yıl sonra alacaklıdan bu bildirimi yapmasını vetarihten bir yıl sonra alacaklıdan, bu bildirimi yapmasını ve borç bu suretle muaccel olunca, yukarıdaki fıkra hükümleri uyarınca takip ve dava haklarını kullanmasını isteyebilir. Alacaklı, kefilin bu istemlerini yerine getirmezse, kefil borcundan kurtulur.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul

Çalışanlara kefalette91

Çalışanlara kefaletteMADDE 602- Çalışanlara süreli olmayan kefalette kefil, her üç yılda bir ertesi yılın sonunda geçerli olmakher üç yılda bir, ertesi yılın sonunda geçerli olmak üzere sözleşmeyi feshettiğini bildirebilir.

Uygulama alanıMADDE 603- Kefaletin şekline kefil olma ehliyetine veMADDE 603- Kefaletin şekline, kefil olma ehliyetine ve eşin rızasına ilişkin hükümler, gerçek kişilerce, kişisel güvence verilmesine ilişkin olarak başka ad altında g ş şyapılan diğer sözleşmelere de uygulanır.

Prof. Dr. Haluk Burcuoğlu 09.03.2011 İstanbul